İstanbul’da ekonomik sıkıntılar yaşayan vatandaşlar, bazı siyasilerin lüks makam odaları, ıstakoz paylaşımları ve Rolex saatleriyle gündeme gelmesine tepkili.
Cemal: “Zaten kemerlerimizi sıkıyoruz. Bakın 10 tane düğüm açmışım buraya. Artık kemer sıkacak bir şey kalmadı. Kemer sıka sıka 75 kilodan düştüm 60 kiloya. Ne yapalım yani? Halk mesajını verdi. Bunun değişmesi lazım.”
Sertaç Ağaoğlu: “Herkes aç ama onlar ıstakoz yiyorlar. İsraftan başka bir şey değil.”
Rasim Özcan: “Şatafat tabii ki ihtiyaç değil ama özellikle böyle bir dönemde insanlar çok büyük yoksulluk içindeler şu anda.”
Bedrettin: “Türkiye’nin hali belli zaten. İnsanların yaşam standartları belli. İnsanlar ekmek bulamazken, çöpten ekmek toplarken bunların bu şekilde reklam yapması, medyaya yansıması, içlerinden gelerek yapmaları mantığa, akla, her şeye aykırı.”
Mustafa Bayındır: “Ben zengin yaşarken halkım fakir yaşarsa bu ne siyasetçi için, ne insanlık için nereye giderseniz gidin bir anlam taşımaz. Hazreti Ali ne demiş? ‘Yukarıdakiler zenginse halk fakirse burada hırsızlık var demektir’ Bu kadar net.”
İsmini Vermek İstemeyen: “Aymazlık başka bir şey değil yani. Ne diyeyim ki? Kendini bilmezlik. Aslında çok şey demeye de gerek yok. Tek kelimeyle anlatıyoruz, aymazlık, kendini bilmezlik.”
Mehmet Emin Çakıroğlu: “Vatandaşın durumunu görüyorsunuz değil mi? Sen oralarda yaşayacaksın, vatandaş sokaklarda perişan, alışveriş yerlerinin durumu ortada. Yani bu iktidara söyleyecek hiçbir sözüm yok. Bunlara da tam beddua ediyorum.”
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.