Bu yıl 13 milyar liralık bütçesiyle 7 bakanlık ve 13 başkanlığı geride bırakan Diyanet İşleri Başkanlığı (DİB), siyasallaşmakla eleştiriliyor. Hükumetle muhalefet ya da STK’lar arasında başlayan siyasi kavgalarda genellikle iktidarın savlarıyla örtüşen açıklamalar yapan DİB, Türkiye’nin en tartışılan kurumlarının başında yer alıyor.
DİB, ilk olarak Gezi eylemlerinde dönemin Başbakanı Tayyip Erdoğan’ın, “Eylemciler camiye ayakkabıyla girdiler. Camide içki içtiler” söylemlerini yalanlayan Bezm-i Alem Valide Sultan Camisi müezzinini açığa almasıyla tepkilerin odağı oldu.
ERDOĞAN-CEMAAT KAVGASI
Erdoğan’ın 17/25 Aralık Yolsuzluk Operasyonu’ndan sorumlu tuttuğu Cemaate karşı açtı savaşta da taraf olan DİB’in o dönemki Başkanı Mehmet Görmez, Cemaat mensuplarını ‘Fırak-ı Dalle’ (Dalalete sapanlar) ilan etti. Erdoğan, Cemaat düşmanlığı üzerine kurduğu seçim kampanyalarıyla üst üste girdiği 2 seçimden de istediğini aldı.
IRKÇILIK HUTBESİ
Diyanet’in, Türk ve Kürk milliyetçiliğinin yükselişe geçtiği dönemde yapılan, 7 Haziran 2015 Genel Seçimlerinden 2 gün önce camilerden okuttuğu ‘Irkçılık’ hutbesi de AKP propagandası olarak değerlendirildi. Seçime giren muhalif partiler DİB’in siyasi tavır takınmakla suçladı.
BOĞAZİÇİ EYLEMLERİ
İktidar yanlısı tutumu yüzünden varlığı sorgulanır hale gelen Diyanet, bir aydır devam eden Boğaziçi eylemlerini de pas geçmedi. Hafta sonu üniversitede düzenlenen bir etkinlikte Kabe görselinin yere serildiği iddiaları DİB Başkanı Ali Erbaş bir kınama mesajı yayınladı.
DİB’in sıcağı sıcağına yaşanan olaylarda fikir beyan etmesi toplumun değişik kesimlerini de rahatsız ediyor. Diyanet, bu yüzden siyasi kavgaları AKP’nin işine gelecek şekilde din temalı tartışma zeminine çekmeye çalışmakla suçlanıyor.
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.